Mehmet Barlas: Erken seçim yok
Mehmet Barlas, bugünkü yazısında, erken seçim tartışmalarını gündemine aldı.
“Muhalefetten önüne gelen cumhurbaşkanı adayı olmak istiyordu. Bir de eline her sazı alan erken seçim diyordu. Bir anda gündem değişti. her insanın aklı ABD Doları’na kaydı. Kur operasyonlarıyla süratli yükselen dolar, Türk Lirası’nın karşısında süratle kıymet kaybetmeye başlayınca kimsenin ağzını açacak hali kalmadı” diyen Sabah müellifi bahisle ilgili şu görüşlerini lisana getirdi:
– Muhalefette başlar eskisinden farklı çalışıyor. Birincisi artık biliyorlar ki Parlamento’daki çoğunluk yani 360 milletvekili istemeden erken seçim falan olmaz. İkincisi Cumhurbaşkanı kendisi istifa etmeden bir daha erken seçim olamaz. Bu ihtimaller ortada yok. Ancak düne kadar güya bu ihtimaller varmış üzere kucak kucak atıp tutuyorlardı. Erken seçim haricinde kucak kucak aday üretiyorlardı.
Hatta kimilerine bakılırsa Cumhurbaşkanı adayının dediği dedik olması kuralmış. örneğin Ekrem İmamoğlu yahut Mansur Yavaş gibi. Lakin dün Kemal Kılıçdaroğlu “Ne İmamoğlu’nu ne de Mansur Yavaş’ı aday yaparız. Zira Ankara ve İstanbul üzere iki değerli kenti AK Parti’ye kaptırmaya niyetimiz yok” dedi.
Görüldüğü üzere birden teğe tartışmanın yeri gündeme paralel değişiverdi. Herbiçimde olmayacak erken seçim için yine Abdullah Gül’ün falan peşine düşerler. Düne kadar aday adayları içinde Ali Babacan pek makul görülüyordu.
Zira sonuçta Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında iktisat eğitimi görmüştü. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın memleketler arası iktisat etraflarını şaşırtan becerilerinden herbiçimde birkaç adedini Babacan biliyordur. Fakat anlaşıldı ki Babacan’da bakanlığı sırasında dersini çalışmak yerine Abdullah Gül’den kopya çekerek intikam projeleri hazırlamaya çalışıyormuş.
Mehmet Barlas, bugünkü yazısında, erken seçim tartışmalarını gündemine aldı.
“Muhalefetten önüne gelen cumhurbaşkanı adayı olmak istiyordu. Bir de eline her sazı alan erken seçim diyordu. Bir anda gündem değişti. her insanın aklı ABD Doları’na kaydı. Kur operasyonlarıyla süratli yükselen dolar, Türk Lirası’nın karşısında süratle kıymet kaybetmeye başlayınca kimsenin ağzını açacak hali kalmadı” diyen Sabah müellifi bahisle ilgili şu görüşlerini lisana getirdi:
– Muhalefette başlar eskisinden farklı çalışıyor. Birincisi artık biliyorlar ki Parlamento’daki çoğunluk yani 360 milletvekili istemeden erken seçim falan olmaz. İkincisi Cumhurbaşkanı kendisi istifa etmeden bir daha erken seçim olamaz. Bu ihtimaller ortada yok. Ancak düne kadar güya bu ihtimaller varmış üzere kucak kucak atıp tutuyorlardı. Erken seçim haricinde kucak kucak aday üretiyorlardı.
Hatta kimilerine bakılırsa Cumhurbaşkanı adayının dediği dedik olması kuralmış. örneğin Ekrem İmamoğlu yahut Mansur Yavaş gibi. Lakin dün Kemal Kılıçdaroğlu “Ne İmamoğlu’nu ne de Mansur Yavaş’ı aday yaparız. Zira Ankara ve İstanbul üzere iki değerli kenti AK Parti’ye kaptırmaya niyetimiz yok” dedi.
Görüldüğü üzere birden teğe tartışmanın yeri gündeme paralel değişiverdi. Herbiçimde olmayacak erken seçim için yine Abdullah Gül’ün falan peşine düşerler. Düne kadar aday adayları içinde Ali Babacan pek makul görülüyordu.
Zira sonuçta Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında iktisat eğitimi görmüştü. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın memleketler arası iktisat etraflarını şaşırtan becerilerinden herbiçimde birkaç adedini Babacan biliyordur. Fakat anlaşıldı ki Babacan’da bakanlığı sırasında dersini çalışmak yerine Abdullah Gül’den kopya çekerek intikam projeleri hazırlamaya çalışıyormuş.